Gazete Yönetiminde
Gazetecinin Yeri
Gazetecilikte haber
başlığı haberin içinde yer alır. Olayın belli nedenleri aktarılırken bunlardan
biri başlık olur. Bu kural gazetecilik varolduğu günden bu yana geçerlidir.
Ancak son yıllarda bazı gazeteci arkadaşlar ilgi toplamak için masa başı
haberciliğe yönelince önce başlık attılar, sonra haberi ona göre çarpıtmayı
seçtiler. Bu anlayış 1970’li yılların sonunda başladı. Kapsül başlık deyimi
böylece doğdu. Başlıkla halkın ilgisini yaratmak düşünüldü. Bir süre sonra bu
görüş tepki aldı. Çünkü haberde abartma yanlıştı, sansasyon ancak olayın içinde
olabilirdi.
Gazeteler farklı bir
anlayışa yönelirken mesleğin kurallarını asla gözardı etmemelidir. Meslek
dışından gelmiş yöneticiler bile bunu düşünmek zorundadır.
Haber yazmamış, olay
peşinde koşmamış insanların gazeteci olarak karar mevkiinde bulunmaları onların
yanlış yapmalarına yol açmaktadır. Bir doktorun ya da avukatın meslek
kurallarını unutarak iş yapması mümkün olmadığı gibi diplomasız bir insanın
doktor ya da avukat olması da düşünülemez, kaldı ki ; diploma bile çok
kere yeterli olmamaktadır.
Medya dünyasında
içerik yönünden başlayan yozlaşmaya karşı satış veya rating alanında başarı
sağlayanlar genelde gazetecilikten gelmemiş kişilerdir. Bunlar belli
promosyonları gerçekleştiren ve televizyonlarda rating getirecek programları
bulan kişilerdir. Bunların bir bölümü yapılanları taklit etmekte ve hiçbir
yenilik getirmeyi de düşünmemektedir.
Medya dünyasının
çıkmazı buradadır. Mesleğe başlayan bir insanın hedefi bir gün karar mevkiinde
yer almak değildir, düşünülen sadece fazla para kazanmaktır. Gazeteciler,
televizyoncular artık takım oyunu oynamaktan da uzaklaşmışlardır. Herkes
kendine çalışmaktadır.
Sıradan görünen bazı olaylar aslında bünyemizin ne kadar hastalıklı olduğunu göstermektedir. Ama nedense tekelleşme olgusuyla birlikte tek hedef kazan olmuş ve yayıncılık gerilere itilmiştir. Umut ederiz ki ; bu düşünce uzun ömürlü olmayacaktır.
04
Nisan 1995